RusçaİngilizceTürkçe

Tütün Hakkında Genel Bilgi

 

 

Türk Tütünü Tarihi

 

Tütün yaklaşık 400 yıl (1600’lü yıllarda da diyebiliriz) önce iri yapraklı, kaba dokulu, ari, ilkel, tipte bir bitki olarak Türkiye’ye girmiş, Türk topraklarının kendine has özelliği, ekolojik şartları, Türk çiftçisinin mahareti, titiz, azimli ve sebatkar çalışması sonucu yeni bir kültür ortaya çıkmıştır.

Türk tütünü adını alan bu yeni tütün; yeni bir kalite getirmiş ve nefaseti bakımından yükselmiş, incelmiş, güzel kokulu, tatlı içimli, düşük nikotinli renkli bir tütün haline gelmiş, dünyada haklı bir şöhret kazanmıştır. Türk tütünü ismi, yalnızca bir tipin ismi veya basit bir tasnifin ismi değildir. Türk tütünleri nefis kokuları, tatlı içimleri, güzel renkleri iyi yanmaları ve harmanların kalitesini artırmaları nedeniyle uzun yıllar rağbet görmüş ve daima aranmıştır.

Tütün tüketimi ile Osmanlılar’ın tanışması 17. Yüzyılın başlarına rastlamaktadır. Tütün açısından sözkonusu yüzyılın en önemli gelişmesi, ilk kez bu yüzyılda vergilendirilmesidir. 18. yüzyılın önemli gelişmesi ise “İstanbul ve Tevâbiî Tütün Gümrüğü”nün ülkedeki diğer tütün gümrükleri ile birleştirilerek tek elden idaresine başlanmasıdır. 18. yüzyılın sonlarına doğru, tütün gelirleri özel bir hazineye yönlendirilmiş ve ülkenin savaş finansmanında kullanacağı özel bir hazinenin gelirine dönüşmüştür.

 

Sigaranın Meydana Çıkması

 

İspanya’da başlayan ilk sigara şeklinde tütün içme oradan Fransa’ya geçmiş ve ilk sigaralar 1844 yılında yapılmıştır. Sigara, Avrupa’da 1856 Kırım Savaşı’ndan sonra fazlaca gelişmeye başlamıştır. Savaş sırasında Türk, İngiliz, Fransız ve yerli orduları birbirleriyle temas ettikleri sırada bizzat el ile yapılabilmesi dolayısıyla purodan daha pratik olan sigara şeklini tercih etmişler ve bu adeti ülkelerine dönen askerler oralara da götürmüşlerdir.

1881'de sigara fabrikaları kurulmaya başlanır. 1886'da Dresden'de kurulan Yenice fabrikası da Osmanlı’nın ilk sigara üretilen fabrikalarından biridir. İzmir, Adana, Samsun ve tabii İstanbul Osmanlı'nın en önemli tütün üretim ve işleme alanlarıdır. Zamanla gelişen sigara endüstrisi çok ince kağıtlar ve değişik filtreler kullanarak bugün içilen sigara şekline ulaşmış oldu.

Türk tütünü dünya genelinde o kadar çok ün yapmıştır ki, aynı ayarda olan Yunanistan, İskeçe ve civarında yetişen tütünlerin Türkiye dışında yetiştirilmesi üzerine bu tütünleri Türk tütünlerinden ayırmak için Türk tütününe “şark tütünü” denilmiştir.

Türk tütünü katılarak yapılan sigaralara “Turkish Blend” ve “Turkish Cigarettes” adı verilmiştir.

 

Türk tütünün karakteristik özellikleri ve kullanım alanları

 

Türk tütünü, Ege, Karadeniz, Marmara, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yetiştirilmektedir. Manisa, Denizli, İzmir, Balıkesir, Muğla, Aydın il ve ilçelerinde yetiştirilmekte olan Ege bölgesi tütünü; nikotini düşük, yanmaları yavaş, tatlı içimli, kokulu tütünler olup sert karakterli harmanların sertliğini azaltma, yavan içimli harmanları tatlılaştırma ve nötr harmanlara koku vermede kullanılırlar.

Samsun, Tokat, Trabzon, Amasya, Sinop, Artvin ve Giresun il ve ilçelerinde yetiştirilmekte olan Karadeniz bölgesi tütünü; harmanlara tatlılık, koku vermek, aromatik özelliklerinden dolayı kalitelerini yükseltmek ve sertlik derecelerini ayarlamak amacıyla kullanılırlar.

Bursa, Çanakkale, Bilecik, Bolu, Sakarya, Kocaeli, Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli il ve ilçelerinde yetiştirilen Marmara bölgesi tütünleri menşe özellikleri bakımından hem Ege hem de Karadeniz bölgesinin tütünlerine benzerlik gösterir. Sigara harmanlarını ıslah edici özelliğe sahip olan Marmara bölgesinde yetiştirilen türk tütünleri; harmanlara sertlik, saçaklık, aroma kazandırmak ve sigara verimini yükseltmek amacıyla kullanılırlar.

Adıyaman, Batman, Hatay, Diyarbakır, Bitlis, Muş, Malatya, Adana, Siirt, Bingöl, Hakkari, Mardin il ve ilçelerinde üretilen tütünler arasında tek başına içilebilen niteliğe sahip ürünler bulunduğu gibi, harmanlara sertlik vermek, tat katmak amacıyla kullanılan ürünler de bulunmaktadır.

 

Tohumdan dumana

 

Bir gram tütün tohumunda yaklaşık 12.000 ayrı tohum vardır. Tohumlar toz haldeki hazır kahveye benzer. Tohumlar çok küçük oldukları için, tarlaya ekilmeden önce 60 gün boyunca özel olarak korunan tohum yataklarında tutulup beslenmelidir. 
   

Birkaç hafta sonra korunmalarına ve iyi bir kök sistemi geliştirmelerine yardımcı olmak için fidanların çevresine toprak yığılır. İki ay sonra, domateslerin budanmasına benzer bir şekilde, çiçekler ve üstteki yapraklardan bazıları kesilir ve böylece kalan yaprakların daha iyi büyümeleri sağlanır. Bitkiler büyürken çiftçiler onları gerektiği şekilde besler ve zararlılardan korur.

 

Hasat

 

ABD gibi mahsulün makinelerle toplandığı bazı ülkeler dışında, mahsul genellikle çiftçi tarafından iki ila dört ay boyunca elle toplanır. Çiftçiler bu süre zarfında her bitkinin gelişen yapraklarından iki ila dört tanesini koparırlar. Örneğin Uganda'da iki-üç hektarlık bir toprağı olan tipik bir çiftçi yaklaşık 15.000 bitkinin her birinden 22 yaprak toplayacaktır. Böylece, toprağının küçük bir kısmını kullanarak iyi bir gelir elde edebilir.

 

Kurutma

 

Kurutma, belli tütün türlerinin dokusunu, rengini ve genel kalitesini sağlamak için kullanılan, titizlikle kontrol edilen bir süreçtir. Kurutma sırasında yaprak nişastası şekere ve tütünün rengi, sonbaharda ağaç yapraklarında olduğu gibi, yeşilden limon rengine, sarıya, turuncuya ve kahverengiye dönüşür.

 

Dört temel kurutma yöntemi vardır:

 

Havayla kurutma: Burley gibi havayla kurutulan tütünler, ısıtılmayan ve havalandırılan ambarlara asılarak doğal yoldan kurumaya bırakılır. Yapraklarda açık-orta kahverengi bir renk oluşuncaya kadar kurutma işlemi sürer. Bu renge ulaşan yapraklarda neredeyse hiç şeker kalmamıştır. 


  
Dumanla kurutma: 
Merkezi ısıtma sistemine bağlı radyatörleri andıran bir sistemle, dışarıdaki bir fırından borular yoluyla ambara ısı taşınır. Bu kontrollü ısı yaprakların sarımsı turuncu bir renk almasını sağlar. Bu noktada toplanan yapraklarda bol miktarda şeker vardır. Virginia tütünü dumanla kurutulur.

 

Güneşte kurutma: Yapraklar tezgâhlara serilir ve 12 ila 30 gün güneşte tutulur. Güneşten doğrudan gelen ısı, yaprakların sarımsı turuncu bir renk almalarını ve bol miktarda şeker içermelerini sağlar. Güneşte kurutulan tütünler arasında en yaygın olarak kullanılanı Şark tütünüdür.

 

Ateşte kurutma: Ateşte kurutmada füme jambon üretiminde kullanılan yöntem kullanılır. Yaprakların altında çalı-çırpı yakılır, tütün kurutulur ve isli bir aroma oluşur. Bu yöntem genellikle pipo ve sarma tütünleri için kullanılır. Kurutmadan sonra çiftçi yaprakları konumlarına, kalitelerine ve renklerine göre ayırır, 30 ila 50 kg.'lik çuvallara doldurur ve satın alma merkezine götürür ya da açık artırmayla satar.

 

Yaprak İşleme

Yapraklar, kurutma işleminden sonra, Yeşil Yaprak Dövme Tesislerinde işlenir. Dövme işleminde ayalar saplardan ayrılır ve her türlü kum, toz, artık ve yabancı maddenin alınmasını sağlamak için bir dizi kalite kontrol işlemi uygulanır. İşleme sırasında, tütündeki nem güvenli bir "saklama" düzeyine indirilir ve işlenen tütün imalat tesislerine sevk edilmek üzere 200 kg.'lik mukavva kutulara yerleştirilir.